SAĞLIKTA DERİN TARTIŞMALAR: KOLESTEROL SAVAŞLARI

Zaman zaman medyada,  bilim adamları arasında sağlık konusunda çok derin tartışmalara tanık oluyoruz.   Son yıllarda sağlıkla ilgili haberlere gösterilen ilgi ve medyamızın reyting getiren her şeye sıkıca sarılmasından dolayı, tartışmalar bir sonuca bağlanmadan uzadıkça uzuyor.  Bunun son örneği  kolesterol tartışması, daha doğrusu kolesterol savaşları.  Efendim “kolesterol zararlı mı yararlı mı, kolesterol düşürülmeli mi, düşürülmeli ise düşürmek için ilaç kullanmalı mıyız, her gün kaç yumurta yemeliyiz veya yememeliyiz, her gün pirzola yemeli miyiz gibi….”

Şurası bir gerçektir ki;  Türk Halkı iki konuda oldukça yetersiz bilgiye sahiptir, ancak aksine  bu konularda çok fazla şey bildiğine inanır ve sürekli bu konularda tartışır, fikir üretir  ve tartışmaların hedefi olur.  Tahmin edebileceğiniz gibi bu konular sağlık ve dindir.  Her iki konuda da;  tüm doğru bildiklerinizin, yıllarca gönül huzuru ile yaptıklarınızın  bir anda yanlış olduğunu öğrenebileceğiniz durumlarla  karşılaşma ihtimaliniz  her zaman yüksektir. Hemen her zaman kafa karıştırılabildiğinden,  doğal olarak din ve sağlık temaları sömürülmeye oldukça açıktırlar ve kötü niyetli kişilerin elinde ranta dönüştürülebilirler.

Din bizim konumuz değil, ama sağlık için aslında sorun nerden kaynaklanıyor hemen söyleyelim. Sağlık alanı bilimsel bir zemin ve bu alanda doğru bilgiler elde etmek için güçlü  bilimsel veriler, kaliteli  araştırmalar yapmak gerekiyor. Sağlık bilimi hala çok bilinmeyenli bir denklem olan insan organizması ile ilgilendiğinden, bu konuda her gün yeni bir şey keşfetmek  mümkün. Yani sağlık biliminde birçok konuda bilinmeyen çok olduğundan  her konuda yüzde yüz kesin konuşamıyorsunuz, her  zaman matematik gibi  iki kere iki dört eder diyemiyorsunuz.  Bu yüzden çeşitli konularda farklı  görüşler olabildiği gibi, farklı tedavi yaklaşımları ile de karşılaşmak mümkün olabiliyor. Tabii bunların mutlaka sağlam bilimsel dayanakları olmak zorunda. Yoksa bilimsel literatürde her görüşe az çok destek veren araştırma makalelerine  ulaşmak mümkün, ancak bunların bir şey ifade edebilmeleri için  kaliteleri çok önemli ve kalite de bu çalışmaların doğru yöntemle ve güvenilir kişilerce yapılıp yapılmadığı, olgu sayısı başta olmak üzere  materyallerinin yeterli olup olmadığı, sonuçların  manüple edilip edilmediği  gibi bir çok faktöre bağlı. Yani sağlık alanında literatürdeki her veriyi hemen kullanmak mümkün değil. Özellikle  kaliteli olduğu kanıtlanmış çok sayıda çalışmanın sonuçlarını inceleyen meta-analiz denen araştırmalar en değerli. Meta-analiz elde etmek için ise o konuda çok sayıda kaliteli araştırma yapılması gerekiyor.

Sağlık uygulamalarında kişisel deneyimler elbette  önemli ama, bu en son kullanılacak yöntem ve kullanmak için yeterli bilimsel donanım ve yıllar gerektiren tecrübe gerektiriyor. Özellikle güçlü bilimsel verilerin olduğu konularda kişisel deneyim ve görüşlerin çok fazla bir değeri yok.

Burada en önemli nokta, kolesterol yararlı mı zararlı mı veya yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan benzeri tartışmaların yeri medya olmalı mı  olmamalı mı sorusu aslında. En başta belirttiğimz gibi halkımızın sağlık konularındaki bilgisi ve bu konulara yaklaşımı ne yazık ki belli seviyelerin altında ve de doğal olarak kafası da giderek karışıyor. Herkesin önünde yapılan bu tür tartışmaların, topluma zarar verdiği gibi, sağlıkçılara da güveni azalttığı inancındayız.  Bilim insanları bu tür tartışmaları toplum önünde değil,  bilimsel toplantı, kongre ve bilimsel dergilerde tartışmalılar diye düşünüyoruz. Her sene tekrar tekrar yapılan Tıp Kongrelerinin en önemli amaçlarından biri zaten bu yeni bilgileri, tartışmalı konuları  tartışmak değil mi?

Hekimlikte  asistanlar ve tıp öğrencileri ile  hastanın yanında tartışma yapılmamaması önemli bir kuraldır, çünkü hastanın yanlış anlamasına, yanlış  bilgilenmesine ve  bilmemesi gereken şeyleri duymasına yol açabilir. Tıbbi bir tartışmayı anlamak için, belli bir tıp bilgisine  sahip olmak gerekir. Medya önünde tartışmakla hasta yanında tartışmanın aynı şeyler olduğunu düşünüyorum.

Peki sağlıkla ilgili bilim insanları medyada yer almasın mı o zaman. Ortamın şarlatanlara kalmaması için, bizce kaliteli bilim insanları medyada yer almalı, ama daha basit, daha kullanışlı bilgilerle ve tartışmalı konulardan uzak kalarak, vereceği mesajlara dikkat ederek.  Yoksa din konusunda her sene özellikle Ramazan aylarında yapıldığı gibi, sağlık alanında her gün kafalar daha da karıştırılacak. Sonuçta ehliyetsiz, işin soytarılığını yapan, kişisel menfaat peşinde koşan  sağlık bezirganlarına daha fazla pirim çıkacak.

 

Herşeyin fazlası zarar diyor, yazımızı burada noktalıyoruz.  Sağlıcakla kalın.

Prof. Dr. Bumin DÜNDAR

3 thoughts on “SAĞLIKTA DERİN TARTIŞMALAR: KOLESTEROL SAVAŞLARI

  • 12 Aralık 2011 tarihinde, saat 00:46
    Permalink

    Yazılı ve görsel basındaki sağlıkla ilgili haberler cidden kafa karıştıryor. BEnce herkes kendi doktoruna inamalı ve güvenmeli

    Yanıtla
  • 15 Aralık 2011 tarihinde, saat 17:49
    Permalink

    Sonuçta kolesterol yararlı mı zararlı mı, ilaç kullanacakmıyız, biri bize anlatsın

    Yanıtla
  • 17 Aralık 2011 tarihinde, saat 16:06
    Permalink

    Bence sağlık haberlerini mutlaka sağlık bakanlığı denetimine alınmalı, herkes uluorta konuşamamalı

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir